Kimyasal peeling, bir veya birkaç kimyasalın deriye uygulanması ile deride çeşitli derinliklerde kontrollü hasar oluşturulması ve sağlıklı bir derinin ortaya çıkmasını hedef alan bir uygulama yöntemidir. Kimyasal peelingde amaç, deri tabakalarında istenilen derinliğe kadar kontrollü hasar oluşturmak ve rejenerasyon sırasında yara iyileşmesinin avantajlarından yararlanarak çeşitli lezyonların tedavisini sağlamaktır.
Peeling, uygulanan maddenin içeriğine, konsantrasyon ve uygulama yöntemine bağlı olarak epidermise, papiller ve retiküler dermise kadar etki gösterebilir. Kimyasal peeling uygulamaları penetrasyonun derinliği, oluşturulan hasar ve etkinlik derecelerine üç grupta toplanır:
Yüzeysel peeling; stratum korneumun soyulması, daha kalın bir epidermal tabaka oluşumunun uyarılması ile cilt yapısının düzeltilmesi işlemidir.
Orta derinlikteki peeling; papiller ve üst retiküler dermiste hasara yol açarak pigment değişikliklerini, hafif-orta derecedeki kırışıklıkların tedavisini de içermekte olan, fotoyaşlanma etkilerini düzeltmede etkili olan bir yöntemdir.
Derin peeling; epidermis, papiller ve retiküler dermiste nekroz ve inflamasyon oluşturarak şiddetli fotoyaşlanmada uygulanan oldukça etkili bir yöntemdir.
Yanık ve skar dokular, yaşamsal çevresel ve genetik faktörlerin deride oluşturduğu kırışıklar, güneşe ve yaşa bağlı gelişen lekeler, karaciğerin sebep olduğu lekeler, çiller, melazma denilen hormonal lekeler peeling ile iyileştirilebilir. Kimyasal peeling aynı zamanda akne iyileşmesine ve akne izlerinin düzelmesinde de yardımcı olur. İşlem sonrası beklenen yüzeysel tabakanın soyulmasının ardından gelen yeni deri ile cildin dokusu ve rengi daha canlı olur ve cilt sağlıklı konuma gelir.